- 1. TANZİMAT FERMANI
- II. Mahmut’un ölümünden sonra padişah olan Abdülmecit’in tahta çıktığı sırada Osmanlı Devleti büyük sorunlarla karşı karşıya bulunuyordu
- Başta Rusya olmak üzere Avrupalı devletler Hristiyan azınlıkların haklarını koruma bahanesiyle Osmanlı Devleti’nin iç işlerine karışıyor ve onları bağımsızlık hareketlerine girişmeleri yönünde cesaretlendiriyorlardı.
- Diğer yandan aynı günlerde Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa’nın isyanı da devam ediyordu.
- Kara ordusunun Nizip Savaşı’nda ağır bir yenilgiye uğraması ve donanmasının da Mısır’a sığınması nedeniyle Osmanlı Devleti savunma gücünden yoksun bir hâldeydi.
- Padişah Abdülmecit bu zor durumdan kurtulabilmek için İngiltere ve Fransa gibi güçlü devletlerin yardımını gerekli görüyordu.
- Bu amaçla Hariciye Nazırı (Dışişleri Bakanı) Mustafa Reşit Paşa’yı görevlendirdi.Mustafa Reşit Paşa, padişahın isteğiyle bu düşüncelerini ve ıslahat önerilerini bir ferman hâline getirdi.
- Daha sonra da hazırladığı belgeyi 3 Kasım 1839’da Tanzimat Fermanı adıyla padişah, devlet adamları ve yabancı elçiler huzurunda okudu.
- Gülhane Parkı’nda ilan edildiği için Gülhane Hatt-ı Hümayunu adıyla da anılan bu fermanın ilanıyla Osmanlı tarihinde Tanzimat Dönemi başladı
- Tanzimat Fermanı’yla birlikte Osmanlı Devleti’nde padişah gücünün üzerinde bir kanun gücü olduğu bizzat padişah tarafından kabul ve ilan edildi.
- Böylece anayasal devlet düzenine ve meşrutiyet yönetimine geçiş yolunda önemli bir adım atıldı.
2. KIRIM SAVAŞI VE SONUCU
- a. Kırım Savaşı (1853-1856)
- Osmanlı Devleti, Tanzimat Fermanı’nın ilanından sonra idari, hukuki, askerî ve mali alanlarda çağdaş düzenlemeler yaptı.
- Bu düzenlemeler Avrupa devletlerinin ve kamuoylarının Osmanlı Devleti’ne bakışını olumlu yönde değiştirdi.
- Böylece Osmanlı Devleti, Avusturya ve özellikle de Rusya’ya karşı İngiltere ve Fransa’nın desteğini kazanmayı başardı.
- İngiltere ve Fransa’nın Osmanlı Devleti üzerinde etkili olmaları Rusya’nın çıkarlarına uygun düşmüyordu.
- Bu nedenle Rus Çarı I. Nikola, hasta adam olarak adlandırdığı Osmanlı Devleti’nin topraklarını İngiltere ile paylaşmak istedi.
- Çar Nikola 1853 yılında Eflâk ve Boğdan’a asker göndererek istekleri kabul edilene kadar işgali sürdüreceğini bildirdi.
- Böylece yeni bir Osmanlı-Rus savaşı daha başlamış oldu.
- Savaşın ilk günlerinde Osmanlı orduları Balkanlardaki Rus ilerleyişini durdurdular.
- Ancak aynı başarıyı Kafkasya’da gösteremediler.
- Bu sırada Karadeniz’deki bir Rus donanması Sinop Limanı’nda bulunan Osmanlı filosunu yakıp şehri de top ateşine tuttu.
- Sinop Baskını larak adlandırılan bu olaydan sonra İstanbul ve Boğazlar Rus saldırısına açık hâle geldi.1854 yılındaİngiltere ve Fransa Osmanlı Devleti’nin yanında Rusya’ya savaş ilan ettiler
- Kırım Savaşı’nın en şiddetli çarpışmaları Sivastopol Kuşatması sırasında yaşandı
- Bu arada İtalyan siyasi birliğini kurmaya çalışan ve bu konuda büyük Avrupa devletlerinin desteğini almak isteyen Piyemonte (Sardinya Krallığı) de Osmanlı Devleti’nin yanında savaşa katıldı.
- Güçlenen müttefikler bir süre sonra Sivastopol’u aldılar.
- Ruslar ise Kars’ı ele geçirdiler. Kırım Savaşı, I. Nikola’nın ölümünden sonra yerine geçen Aleksander’ın (Aleksandır) barış istemesi üzerine 1856 yılında sona erdi.
- b. Paris Antlaşması (1856)
- Kırım Savaşı’nın ardından barış görüşmeleri için Paris’te toplanan kongreye Osmanlı Devleti’nin yanı sıra İngiltere,Fransa, Avusturya, Rusya, Prusya ve Piyemonte katıldı.
- Görüşmeler sonucunda imzalanan 1856 tarihli Paris Antlaşması imzalandı.
- Paris Antlaşması’na göre,Osmanlı Devleti bir Avrupa devleti olarak kabul edilecek,
- Avrupa devletler hukukundan yararlanabilecek bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü Avrupa devletlerinin garantisi altında olacaktı
- Paris Antlaşması, Osmanlı Devleti’nin galip devlet olarak imzaladığı son antlaşma oldu.
- Bu antlaşmayla Osmanlı Devleti bir Avrupa devleti sayılırken Avrupa devletler hukukundan yararlanma hakkını elde etti
- Kırım Savaşı’na ekonomik sorunlar içinde giren Osmanlı Devleti ilk dış borcunu 1854 yılında bu savaş sırasında İngiltere’den aldı.
- Osmanlı Devleti giderek artan dış borçları ödeyemez hâle gelince 1875’te iflasını ilan etti.
- 1881’de de dış borç miktarının yarıya indirilmesi şartıyla Muharrem Kararnamesi’ni çıkardı
- Düyun-ı Umumiye (Genel Borçlar) İdaresi kuruldu
3. ISLAHAT FERMANI (1856)
- Avrupa devletleri Tanzimat Fermanı’yla tanınan hakları yetersiz buluyorlardı.
- Kırım Savaşı’nda Osmanlı Devleti’nin yanında yer alan bu devletler savaşın sonlarına doğru konuyu görüşmek üzere Viyana’da toplandılar.
- Ardından da Osmanlı yönetiminden gayrimüslim vatandaşlarına yeni haklar tanımasını ve bu hakları açıkça ilan etmesini istediler.
- Bunun üzerine Osmanlı Devleti, Kırım Savaşı’ndan sonra Paris’te toplanacak konferansta Avrupalı devletlerin desteğini almak ve yabancı devletlerin iç işlerine karışmasını önlemek amacıyla 1856 yılında Islahat Fermanı’nı ilan etti.
- Islahat Fermanı’yla Müslüman ve gayrimüslim Osmanlı tebaası arasında tam bir eşitlik sağlanmaya çalışıldı.
- Islahat Fermanı’yla ile gayrimüslimlere patrikhanelerinde kendi meclislerini kurarak cemaatlerini ilgilendiren konularda karar alma ve bunları hükûmetin onayını aldıktan sonra uygulama hakkı verildi.
- Bunun yanı sıra bulundukları yerlerdeki belediye ve il meclislerine üye olabilmelerinin yolu açıldı.
- Islahat Fermanı’yla Osmanlı yönetimi altındaki Müslüman halk ile gayrimüslümler arasındaki eşitsizlikler ortadan kaldırıldı.
- Hiçbir ayrım gözetmeksizin bütün Osmanlı vatandaşlarının askerlik, eğitim, vergi ve adalet gibi konularda aynı haklardan yararlanması sağlandı.
- Bununla birlikte, yapılan ıslahatlar, asıl amaçları bağımsızlık elde etmek olan gayrimüslimleri memnun etmedi.
- Aynı şekilde Avrupa devletleri de atılan adımları yeterli bulmadılar.
- Kendi ülkelerindeki azınlıkların ayaklanmalarını kanlı biçimde bastıran ve onlardan en temel haklarını esirgeyen bu devletler, Osmanlı Devleti’ne siyasi baskılarda bulunmaya devam ettiler
- 1861 yılında Padişah Abdülmecit ölünce Osmanlı tahtına Abdülaziz geçti.
- Abdülaziz, Osmanlı tarihin de seyahat amacıyla yabancı ülkeleri ziyaret eden ilk ve son padişah oldu.
- 21 Haziran 1867’de İs tanbul’dan yola çıkan padişah ilk olarak Fransa’ya uğradı.
- Ardından İngiltere’yi ziyaret eden Abdülaziz, Belçika üzerinden Almanya’ya, oradan Avusturya’ya geldi.
- 7 Ağustos 1867’de de yurda döndü.